Çocuğun Yaşam Tarzı Oyun
ÇOCUGUN YAŞAM TARZI: OYUN
Çocuk, hayatına katkıda bulunabilecek birçok davranışı ve bilgiyi oyun yoluyla öğrenir. Ebeveynler nasıl ki çocuklarının beslenme, barınma, dinlenme gibi temel ihtiyaçlarını gideriyorlarsa, oyun da çocuk gelişimi için gerekli bir ihtiyaçtır. Oyun, çocuğun kendini ifade etmede, yeteneklerini keşfetmede, motor becerilerini geliştirmede, zihinsel, duygusal ve dil gelişimini sağlamada en etkili yöntemdir.
İNSAN HAYATI OYUNLA KEŞFEDER
İnsan yavrusu bilinmez bir dünyaya doğar ve doğumuyla birlikte çevresindeki nesneleri keşfetmeye ve onlarla oynamaya başlayarak, nesnelerin ne olduklarını ve ne işe yaradıklarını anlamaya çalışır. Deneme-yanılma yöntemiyle, onlarca kez deneyerek nesnelerin işlevlerini gelişim dönemine uygun bir şekilde yerine getirmeye çalışır. Karşılaştığı olayları taklit ederek anlamaya ve deneyim kazanmaya başlar. Sosyal ve kültürel çevresinin etkisiyle gördüklerini oyunlarına aktararak bunları sürekli tekrar ederek içselleştirmeye çalışır. Böylece çevresini tanıyarak ve kuralları öğrenerek toplumsallaşır.
TOPLUMSAL KURALLARI ÖĞRENİR, SOSYALLEŞİR
Topluma uyum sağlama sürecinde gerekli toplum kurallarını oyunun içinde kolayca öğrenir. Başkalarına saygı göstermek, paylaşmak, yardımlaşmak, başkalarının önüne geçmeden sırasını beklemek, canlı-cansız tüm varlıklara zarar vermemek, kendini ifade etmek, başkalarını dinlemek, kazanmayı-kaybetmeyi öğrenmek, kurallara uymak, dürüst olmak gibi birçok davranışı ve sosyal beceriyi oyun sırasında öğrenir. Aynı zamanda farklı sosyal rolleri deneme fırsatı da bulur. Hayatta ihtiyaç duyacağı bilgi, beceri ve davranışları doğal olarak öğrenir.
Çocuk oyun sayesinde başkalarıyla tanışır, duygusal ilişki kurar, kendisini ifade eder. Farklılıklarla karşılaşır, bu farklılıkları anlayışla karşılar, birlikte oyun oynar, iş yapar. Oynarken gösterdiği sözlü veya sözsüz davranışlarla iletişim becerilerini zenginleştirir. Kendisini bir başkasına ifade etmek, karşısındakinin ifadelerini anlama zorunluluğu dil becerisine katkı sağlar.
DUYGULARINI OYUNLA AKTARIR
Çocuk çevresinde yaşadığı duygusal ilişkileri ve gösterilen tepkileri oyununa yansıtır. Örneğin; annesinin kendisine gösterdiği duygusal tutum ve davranışı model alarak aynısını evcilik oynarken oyuncaklarında yaşar. Yaşadığı olumsuz duyguları dışa vurarak rahatlama fırsatı da yakalar. Yetişkinlerin müdahalesi olmaksızın duygularını bastırmadan yaşama fırsatı bulabilir. Bu da oyunun teşhis ve tedavi edici yönlerini bize gösterir. İyi bir gözlemle, olumsuz yaşantıların önceden farkına varılıp kalıcı hale gelmeden önlenmesi mümkün. Oyun yoluyla çocuktaki korku, kaygı, stres ve içsel çatışma durumları giderilebilir.
KAS GELİŞİMDE
Çocuklar su, kum, çamur, hamur gibi materyallerle oynayarak, çizme, boyama, kesme yaparak el parmak kaslarını geliştirirler. Bu becerileri yapabilmeleri için el-göz koordinasyonlarının gelişmiş olması gerekmektedir. İlkokul birinci sınıfta kalem tutarak yazı yazması beklenen çocuğun öncelikle bol bol el parmak kaslarını geliştirecek oyunlar oynaması gerekmektedir.
YAŞLARA GÖRE OYUN GELİŞİMİ BEBEKLİK
Çocuklar nesneleri ve çevreyi tanıma çabası içerisindedirler. Emekleme ve yürüme ile birlikte etrafta gördükleri her şeyi dokunarak, atarak, ağızlarına sokarak tanımaya çalışırlar. Daha sonra buldukları nesneler ile taklit oyunlarına başlarlar. Bir bardak ile su içme, telefon ile konuşma taklitleri yaparlar. Bu dönemde kendi başlarına oynarlar. Etrafta başka çocuk olsa bile onları sadece izler, iletişim kurmaya çalışmazlar. Karşılıklı oturtsanız bile herkes elindeki ile oynar ya da karşısındaki çocuğun elindeki oyuncağı ister.
3-6 YAŞ
Oyun dönemi olarak da adlandırılır. Çocuklar 3 yaşa kadar nesneler ve çevreleri ile deneyim kazanırlar ve 3 yaşından sonra oyun kurmaya başlarlar. Fakat çoğu 3 yaş çocuğu hala oyuncakları paylaşmada, işbirliği yaparak oyun oynamada problem yaşar. Çocuklarda birlikte oyun kurarak oynama yaklaşık 5-6 yaş civarında görülür.
4-5 YAŞ
Çoğunlukla evcilik, askercilik gibi hayali oyunlar oynamayı tercih ederler, izledikleri filmlerdeki karakterleri taklit ederler. Ahşap bloklar ve Legolarla çeşitli inşa oyunları oynarlar. Bazen bu oyun materyallerini oynadıkları oyunda farklı amaçlarla kullanırlar.
5-6 YAŞ
Çocukları masa oyunlarına daha çok ilgi duyarlar. Kesme yapıştırma, resim yapma, rakamları yazma, yapbozlar ile oynamayı tercih ederler.
ANNE BABALARA ÖNERİLER
Çocuğa oyun için uygun ortamın ve yeterli malzemenin sağlanması gerekir. Bunun için evin bir köşesi, bir odası, evin bahçesi, oyun parkları kullanılabilir. Arkadaşları ile oyun oynayabileceği ortamlar sağlayabilirsiniz.
- Oyun oynayan çocuğun oyunu birden bire kesilmemeli, oyununu tamamlaması için önceden bilgi verilmelidir.
- Oyuncakların hepsini bir kutuya doldurmak yerine, oyuncaklar özelliklerine göre gruplandırılmalıdır. Çocuğun aynı düzeni sağlaması istenmelidir.
- Benzer oyuncaklardan çok fazla almak yerine, çocuğun farklı oyunlar kurabileceği çok amaçlı oyuncaklar tercih edilmelidir.
- Oyuncak alırken çocuğun seçmesine izin verilmelidir. Her hangi bir nedenle çocuğun seçtiği oyuncak alınamıyorsa nedeni çocuğa açıklanmalıdır.
- Oyuncak alırken farklı gelişim alanlarına hitap etmesine dikkat edilmelidir.
- Oyuncakların mutlaka satın alınması gerekmez, çocuğunuz ile birlikte çeşitli oyuncaklar yapabilirsiniz.
- Çocuğunuzun oynadığı oyuncaklara ilgisi azaldığı zaman bir süre ortadan kaldırıp daha sonra tekrar ortaya çıkarabilirsiniz.
- Çocuğunuzla karşılıklı oturarak, sadece çocuğunuz ve oynadığınız oyunla ilgilenerek oyunlar oynayınız.
Çocuğunuzla oyun oynayarak ona yaklaşma ve duygularını tanıma imkanı bulabilirsiniz. Oyun çocukla iletişim kurmanın en etkili yoludur. Çocuğunuzla ileri yıllarda iyi bir iletişiminiz olsun istiyorsanız onunla oyun oynayarak özel zamanlar paylaşınız.
Öyleyse oyunu, çocuğun sadece boş zamanlarını geçirdiği bir etkinlik olarak görmek çok sığ kalır. Oyunun geliştirici, eğitici, psikososyal, uyum sağlayıcı, teşhis ve tedavi edici işlevleri de göz ardı edilmemeli. Çocukları oyundan men etmek, insanı ekmekten, sudan men etmek gibidir. Atalarımız “Abdal düğünden, çocuk oyundan usanmaz” demişler. İnsan sevdiği işi yapmaktan bıkmayacağı gibi çocuk da oyun oynamaktan bıkmaz. Çocuğun yaşam tarzı oyun dur.
Unutulmamalıdır ki “oynamayan tay at olmaz”.
“Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Toysmar İşbu blog sayfası aracılığı ile sunulan tavsiyelere dayanarak alınan/alınacak yatırım kararlarının ve yapılan/yapılacak alım satım vb. işlemlerinden ve bu işlemlerin olası neticelerinden Toysmar. herhangi bir surette sorumlu değildir.”